Adalet Bakanı Bozdağ, etkin yayında soruları yanıtladı: (2)

Türe Bakanı Bekir Bozdağ, “Yalova Belediyesinde zimmet” iddiasıyla açılan davanın duruşmasında CHP milletvekillerinin murafaa heyetine yönelik söylemlerine ilgili, “Türk yargısına çevrilmiş bu aleni çevik karşısında Meclisimizin da duyarsız kalmayacağına ben içten inanıyorum.” dedi.

Bozdağ, A Bilgi etkili yayınında gündeme ilgilendiren değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

“Yalova Belediyesinde zimmet” iddiasıyla açılan davanın duruşmasında CHP milletvekillerinin murafaa heyetine müteveccih söylemleriyle ilgili soru üzerine Bozdağ, hız yetkisinin mutlak ve tarafsız mahkemelerce kullanıldığını belirtti.

Hiç kimsenin, hakimlere, savcılara emir ve mir veremeyeceğini, tavsiye mektubu ve telkinde bulunamayacağını vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:

“Yalova’üstelik yapılan entelekt sırasında tanık olduğumuz öz, Anayasada ifadesini bulan hukuk devleti ve yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla ilişik bütün ilkeleri ayaklar altına alan ayrımsız hadisedir. hele CHP’lilerin yaptığı madde, mahkemeye baskın vermektir, adeta basıyorlar. Böyle inç sallıyorlar duruşma heyetine. Onlara tehditler savuruyorlar. Yetmiyor taşlama edenleri var ve orada karar görevi yapanları aleni ayrımsız şekilde etkileme suçu karışma, adaletli yargılamayı etkilemeye teşebbüs dahil, taşlama dahil zorlu çok kanunlarımızda yanlışlık namına tarif edilen fiilleri de işliyorlar.”

Bozdağ, bu olanları kınadığını ifade ederek, şöyle devam etti:

“Herif koca vekiller mahkeme basar mı? Hakimi, savcıyı tehdit kırat mi? Ünsiyet devleti buna sevda gösterir mi? Ben beklerdim kim Cumhuriyet Ahali Partisi Sıkı Düzen Yerleşmiş mukteza süreçleri başlatsın, bu haksızlığı, hukuksuzluğu, keyfiliği yapanlar hakkında düzen bağı hükümlerini uygulasın ya de Sedir grubu gereğini yapsın evet da genel komutan düzeyinde bunlara alın ‘Sizin yaptığınız haddini bilmezliktir, hukuk tanımazlıktır, hukuk devletini çiğnemektir. Ne gitmek hakime pus savsaklamak, gözdağı gelmek, hücum etmek bu kabul edilebilir mi?’ Bütün bunların hepsini reddediyoruz. Kabul edilemez şeylerdir. Kendini ve haddini bilmez olduğunu ayrımsız yol elan göstermek isterim.”

“Meclisimizin üstelik yargıya sahip çıkacağını umuyorum”

Yaşananlarla ilgilendiren Yalova Cumhuriyet Altını Başsavcılığının anket başlattığını, milletvekilleri hakkındaki dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğini anımsatan Bozdağ, milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına ait süreci anlattı.

Adalet Bakanı Bozdağ, “Türk yargısına çevrik bu aleni geveze karşısında Meclisimizin dahi duyarsız kalmayacağına ego istekle inanıyorum. Bu sürecin zinde tıpkı şekilde işlemesi bakımından Meclisimizin da yargıya topluluk çıkacağını umuyorum ve buradan birlikte topluluk çıkmaya çağırma ettiğimi izah etmek isterim.” diye niteleyerek konuştu.

CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu’nun mızrap iddialarına ilişkin değerlendirmelerde dahi mevcut Bozdağ, Kılıçdaroğlu’nun ” Türkiye’nin, cari açığını uyuşturucuyla kapattığını” inanarak söylediğini vurguladı.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin uyuşturucuyla dünyada yeryüzü deli dolu ve en kararlı savaşım özne tıpkısı talih olduğunu dile getiren Bozdağ, “Sayın Kılıçdaroğlu yöntemince Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve hükümetine, kolluk güçlerine bühtan etmektedir. Haddinden Fazla vazıh söylüyorum, elinde vesika varsa çık ortaya haliç. Öyle dinleyerek dolma, kulağa üfürme, birilerinin laflarıyla ağzından çıkanı kulağı duymayacak cümleler bina etmek ayrımsız ana muhalefetin başındaki genel başkana yakışmaz.” ifadelerini kullandı.

“Birileri derken kimleri kastediyorsunuz?” sorusuna Bozdağ, şu yanıtı verdi:

“Ben üstelik bilmiyorum kimler onlar? Hamburgercide konuştukları mı, yoksa tost yedikleri mi bilemem ben onu ama sonuçta tıpkı konu söylenirken bu lafın karşılığı nedir? Türkiye’üstelik buna ki inanır? Devletin esrar ticareti yaptığını iddia etmek, Türkiye’yi uluslararası alanda üstelik mahkum edecek benzeri beyandır. Türkiye’nin aleyhine konuşuyor ve ihbar ediyor Türkiye’yi. yegâne dirilik çıkıp aklı başında birey Türkiye Cumhuriyeti Devleti bunu yapıyor diyebilir mi? Diyemez. Bakın ara sıra ülkeler uyuşturucuyla mücadeleyi, mebde edemediler, legalleştirme için revan ülkeler oldu.”

“Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’hangi bühtan etmiştir”

Vakfedilmiş ve hükümlülerin üçte birinden fazlasının esrar suçundan cezaevinde bulunduğunu bildiren Nazır Bozdağ, yapılan yasa değişikliğiyle mızrap suçundan sunulan cezaların artırıldığını hatırlattı.

Bozdağ, maden suçunun infazının terör suçunun infazıyla kıymet kuzuluk getirildiğini vurgulayarak, mızrap nedeniyle cezaevinde bulunanların aldığı cezanın dörtte üçünü gür halle geçirmediği sürece dışarı ayazlık imkanı olmadığını aktardı.

“Esrar imalatı, ticareti, satışı, yıldırıcı ile uygulama açısından tıpkı tutuluyor.” diyen Bozdağ, şöyle konuştu:

“Ululuk hakeza etkin, kararlı ayrımsız mücadele yapmamış olsa uyuşturucuyla ait bu kadar tutuklu ve hükümlü içeride olmayacağı kadar soruşturma ve takibat aşamasında bile binlerce uyuşturucuyla ilişkin soruşturma ve takibat olmazdı. Bunun çokluğu mücadelenin aktif ve kararlı yürütülmesiyle alakalıdır. İşte yargıda hesabını verecek bunun.

Kılıçdaroğlu, haddinden fazla kemiksiz söylüyorum, Türk milletinin gözünün içine baka baka hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne hem eren Türk milletine ve hükümetine hem üstelik bizim uyuşturucuyla savaş fail kolluk güçlerimize ve yargımıza çokça kesin benzeri şekilde bühtan etmiştir. Bunun bambaşka tıpkısı izahı filan namevcut. O devir bu bühtan etmediğini, konu yargıya anlama ettiğinde ispat hakkı de var. Elinde bilgelik, vesika ne varsa ortaya koyması geçişsiz. Çıkıp milletin gözünün içine baka baka demesi lazım kim uyuşturucuyu hükümet satıyor, manşet satıyor, büyüklük satıyor, şöyle yapıyor, hakeza yapıyor. Ortaya koyması lazım. Buradan hodri düzlük diyorum, bühtan ağababa dede milleti karalamak, kanıt ede efe bühtan etmek iri tıpkısı suçtur. Maalesef Türkiye’da zaman bu yapılıyor. Bazıları soru sorarak iftira ediyorlar. Bazıları kanıt ederek iftira ediyorlar. Bazıları dahi hükümranlık cümlesi kurarak iftira ediyorlar.”

Cumhuriyet tarihinde çok sayıda siyasi partinin kayran aldığını, haddinden fazla sayıda muhalefetin değiştiğini kaydeden Vekil Bozdağ, bugüne kadar tek muhalefetin özlük ülkesini “metal satarak akan açığı kapamak” üzere aynı iftirayla suçlamadığını vurguladı.

(Sürecek)

Share: