Edirneli çeltik üreticileri “su maymunları”ndan çorlu

Edirne’deki Meriç ve Tunca nehirleri ile Gala Gölü’nde sayıları küsurat su maymunlarının bölgedeki tarım alanlarına beis verdiği belirtiliyor.

Cenup Amerika kökenli istilacı nev olan su maymunları, Avrupa’dan Asya’ya kadar geniş ayrımsız alanda bozgun gösteriyor.

Kürkü üzere yetiştirildikleri Bulgaristan’daki çiftliklerden kaçarak nehirden geldikleri Trakya’dahi ilk defa 1984’te tanıdık akarsu maymunlarının Edirne’deki popülasyonu son yıllarda arttı.

Geçmişte nadir rastlanılan kemirici zümre, Meriç ve Tunca nehirleri ile Gala Gölü civarlarında çok görülmeye başlandı.

“Sapı kesip içindeki özünü yiyor”

Edirne Tarım Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, AA muhabirine, akarsu maymunlarının çeltik arazilerine çetin zarar verdiğini söyledi.

Arabacı, Edirne’bile rastgele güzeşte bölüm sayıları mütezayit su maymunları amacıyla ivedi ilaç alınması gerektiğine bel etti.

Akarsu maymununun çeltiği evvel çıktığı antlaşma köküyle çıkarıp tamamını yiyerek beslendiğini anlatım fail Arabacı, “Çeltik kartlaşmaya başladığında, izbe kalktığı dönemlerde bile suyun üzerinden sapı kesip içindeki özünü yiyor, küsurat saplarla birlikte tavaların içerisinde kendine yuva yapıyor.” dedi.

Su maymunlarının bölgede sorun haline geldiğini vurgulayan Arabacı, savaşım edilmezse üreticinin sorunun üstesinden gelemeyeceğini belirtti.

İpsala Çeltik Üreticileri Birliği Başkanı Sedat Balcılar dahi akarsu maymunlarının nehirlerin taşmasıyla Bulgaristan’dan Türkiye’ye geldiğini ve bölgede çoğaldığını söyledi.

Akarsu maymunlarının çeltiğe beis verdiğini anlatan Balcılar, “Ektiğimiz çeltiği köküyle alay malay çıkartıp yiyor. Çayırda otlar gibi çeltikte otluyor. Balaban zararlar veriyor. Balıkçılarımızın ağlarını birlikte parçalıyor.” dedi.

Balcılar, akarsu maymununun verdiği zararla ilişik aynı ölçümün olmadığını anlatım etti.

Hayvanın beslenmek için girdiği değme tarlaya küçük da olsa zarar verdiğinin altını çizen Balcılar, “Su maymunu girdiği tarlanın mahsus alanlarına uymazlık veriyor, tagaddi yapıyor orada çünkü. Şu ana büyüklüğünde ‘şu kadar alanda zararları var’ diyebilecek bire bir takdir bulunmayan. Bazen çiftçinin tarlasında 5 kökü yemiştir, kiminde 50 gerçek, şu zaman ayrımsız istatistik bulunmayan elimizde ancak beis veriyor efsanevi.” ifadelerini kullandı.

İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan dahi su maymunlarının Türkiye’üstelik çeltiğin genişlik çokça yetiştirildiği İpsala’üstelik arz fazla Ön Gösterim Gölü çevresinde olduğunu dile getirdi.

“Bazen türlerin dahi ortadan kalkmasına illet oluyor”

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Nebat Esirgeme Bölümü Akademisyen Prof. Dr. Ahmet Uludağ, tahminî 20 yıldır istilacı bitkiler ve hayvanlar üzerinde icraat yaptığını söyledi.

Türkiye’bile seçme etkili grubundan istilacı türlerin bulunduğunu aktaran Uludağ, hele Edirne’de sayıları rastgele sabık çağ küsurat su maymunlarının bunların başında geldiğini dile getirdi.

Akarsu maymunlarının Cenup Amerika asıllı istilacı ayrımsız zümre olduğunu belirten Uludağ, şunları kaydetti:

“Akarsu maymunu majör bir zararlı, Meriç ve Tunca nehirlerinde sayıları kalan su maymunları nehrin yatağında bozulmalara neden oluyor. Nehir yataklarını kazarak yuva yapıyor. Sayıları üstelik fazla olunca yatakta bozulmalar oluyor. Bir birlikte nehirlerde nebat örtüsüne kötülük veriyor. bitey ve ara sıra bitki türleriyle besleniyor. Bitki türleri tükenince o türlere tutkun dinç canlıları bile etkiliyor. Söz Gelişi akarsu kuşları yuva yapacak meydan bulamıyor. Ekincilik alanlarına beis veriyor. Su maymunları Avrupa Birliğinde bu cins savaş edilmesi gereken hayvanların başında geliyor. Çok aşkın ürüyorlar, aşikâr gezmediği üzere da çok fazla savaş edilmiyor. Sürekli beslendikleri amacıyla nehirlerde bazen türlerin de ortadan kalkmasına illet oluyor.”

Tılsım alınması gerektiğini vurgulayan Uludağ, “Bölgede hele çeltik tarımı yapılıyor. Çeltik tarlalarına de girmeye başladılar. Eğer önlem alınmazsa âdeta çokça çok engel verebilir ayrıca akarsu maymunları Gala Gölü’nde sazlar ve nilüferleri yiyerek ve fek ederek gayrı canlıların hanay alanlarını üstelik ortadan kaldırıyor. Biyolojik çeşitliği azaltıyor. Hele kuşların üremesi engelliyor.” diye niteleyerek konuştu.

Uludağ, su maymunu türünün Türkiye’birlikte yayılış gösterdiği alanlarda putrel bitkisi ile ekincilik ürünleri düğü ve yonca üstünde korkulu zıt etkilere eş olduğunu dile getirdi.

Önceleri hemen Meriç ve Tunca nehirlerinde tanıdık su maymunlarının derhâl müstacelen bütün bölgeye yayıldığını anlatan Uludağ, bunların kafeslerle tutulabileceğini, detaylı aktarılma programlar yaparak sayılarının azaltılabileceğini sözlerine ekledi.

Share: