İnşaat işçisi önce koşma kitabını çıkardı

Bitlis’in Hizan ilçesinde güçlü 22 yaşındaki yapım işçisi Vedat Kanat, biriktirdiği parayla koşma kitabını çıkardı.

Hizan ilçesinde hareketli ve ortaöğretim mezunu olan Vedat Angıç, eğitimini maddi imkansızlıklardan ortalık bıraktı. Beribenzer yaşlardan beri edebiyata ve şiire ilgisi olan ve sunu balaban tutkularından biri dahi türkü yapmak olan inşaat ustası olan Angıç, tıpkısı yandan inşaatta çalışırken ayrımsız yandan dahi türkü yazmaya başladı. Sabahtan akşama büyüklüğünde inşaatta çalışsa dahi tek devir hayallerinden vazgeçmeyen güre saz şairi, çalıştığı esnada aklına gelen sözleri birlikte beraberinde bulundurduğu defterine ayar aldı. İnşaatlarda fiilen kazandığı parayla ‘Yazgı’ adlı önce koşma kitabını çıkaran Angıç, azmiyle çevresindeki herkese eş oldu.

“Küçüklüğümden beri edebiyata ve şiire ilgim vardı”

Edebiyata bayağı yaşlarda merak sardığını söyleyen Angıç, “22 yaşındayım ve Hizan doğumluyum. Küçüklüğümden beri edebiyata, şiire bayağı bire bir ilgim vardı. Tahminî tıpkı yıldır şiir yazmaya çalıştım. Elbette bu proses benim üzere amiyane yoğun geçti. Zira ayrımsız zamanda yapım sektöründe çalışıyordum. Bu yüzden hem koşma fayrap etmek hem de çalışıp esin kabul etmek edisyon oluyor. Çalışırken aklıma mevrut dizeleri grado alıp akşam eve gelirken deftere geçirip koşuk haline getirmeye çalışıyordum. Bu proses benim için bayağı kip geçti. Çokça fazla araştırma yapıp betik okudum. Koşuk ayırmak benim amacıyla çokça mefret. Herkesin bu zevki tatmasını istiyorum. İnsanların kendi içine biriktirdiklerini kaleme dökmesi ayrı sunturlu oluyor. Türkü yazarken bu dünyadan kopuyorum ve alelacayip tıpkısı dünyada neymiş tek varmışım kabil hissediyorum. Henüz sonradan bir numara eserimizi bastık ve mutluyum. Bugün kitaplarım dahi elime ulaştı” dedi.

“Koşma yazmaya geçmiş başlarda günlük sara başladım”

Liseyi açık öğretimden bitirdiğini belirten Angıç, “İçimde sıradan duygular biriktirmiştim. Şiir yazmaya ilk başlarda günlük kabil bire bir defter tutarak başladım. Daha bilahare günlüğümü şiir haline getirdim ve aynı hocamız vardı ona gösterdim. Hocam çok beğendiğini söyledi ve ‘sen yazmalısın’ dedi. Beş Altı şiirden sonradan devamı geldi ve aynı dolaşma defterimi doldurduğumu anladım. Editörüm olan Er Atal ile iletişime geçtik. Daha sonra yayın evi ile görüştük. Bu zamanda yazmaya bibi bitmeme ediyordum ve editörüm ile birlikte bazı şiirleri eledik” şeklinde konuştu.

“İnşaat sektörü yorucu”

Hedefinin güre kesime edebiyatı sevdirmek olduğunu tamlayan Kanat, inşaatta zorlansa da bu hedefinden tek zaman vazgeçmedi. Ozan Kanat, “Idrak Etmek bence bambaşka tıpkı öz. Alelhusus geçmişteki âşık ve yazarlarımız olsun bunların yazdıklarını okumak, bambaşka hayatlara dokunmak ve geçmişe gidip koparmak haddinden fazla iyicene oluyor. Tezkere okuyunca kendimi o kitabın içindeymişim gibi hissediyorum. İnşaatta çalışmaktan yağlık çok çatlak ayıramıyorum. İsteyen aynı herif amacıyla iki işi aniden götürmek çokça dümdüz ayrımsız husus. Zorlukları birlikte var amma bayıla bayıla yapıldığı sürece usanç insanın gözüne gelmiyor. İnşaat sektörü sıkıcı ama herhangi bir insan hizmet etmek zorunda ama bu durumdan memnunum” dedi. – BİTLİS

Share: