Tırpanla esrar biçen çiftçiler, kavi işlerini şarkılarla eğlenceye dönüştürüyor

Ağrı ile Iğdır sınırındaki 2 bin 500 rakımlı Cibin Yaylası’nda çiftçiler, kışın hayvanlarına yedirecekleri otları tırpanla biçerken şarkılar söyleyerek güçlü işlerini eğlenceye dönüştürüyor.

Ağrı’nın Taşlıçay ilçesine 30 kilometre uzaklıkta olan ve Iğdır sınırında mevcut yayla, seçkin sene ilkbahar ve yaz mevsiminde çok sayıda göçer ile fellah aileye eş sahipliği yapıyor.

Yaylada aynaz ve sulak yer yapısı nedeniyle ekincilik makinelerinin giremediği veya kullanılmasının tercih edilmediği alanlarda çiftçiler, tırpanla gizler biçiyor.

Her zaman gruplar halinde günce yevmi usulü müteharrik işçilerle araziye çıkan çiftçiler, çalgı orağı sallıyor. Dönem boyu güneş altında müteharrik çiftçiler, zorlu işlerini Kürtçe şarkılar söyleyerek eğlenceye dönüştürüyor.

Çiftçiler, yaz mevsimi boyunca biçtikleri otları güneşte kuruttuktan sonra kışın hayvanlarına yedirmek amacıyla köylerine götürüp istifliyor.

“Tırpan işi çok zordur ve hep bunu yapamaz”

Yöre halkından Mürtefi Yolu, AA muhabirine, çocukluğundan bu yana tırpanla esrar biçtiğini ve gücü yettiğince çalışmaya devam edeceğini söyledi.

Kışı Iğdır’de geçirdiklerini, yaz aylarında üstelik Sinek Yaylası’ndaki köylerine geldiklerini anlatım eden Yolu, şöyle konuştu:

“Hayvancılık yaparak geçimimizi sağlıyoruz. İlkbaharda yaylada mevcut köyümüze geliyoruz ve henüz sonraları birlikte duman biçmeye başlıyoruz. Sabık yıl yağışsızlık olduğu için burada otun durumu gür değildi. Geçen seneye göre bu yıl otun seviyesi çokça gani. Kısaca bir aydır burada tırpanlarla fino biçiyoruz, inşallah 15 güne kadar işlerimizi bitireceğiz. Otları tırpanlarla biçip tırmıklarla topluyoruz. Traktörle denk yaptıktan sonraları Iğdır’a götürüyoruz. Bu şekilde kışın hayvanlarımızı besliyoruz. Tırpan işi çok zordur ve bütün bunu yapamaz. Dedelerimizden bize kalma benzeri meslektir ve bunu devam ettiriyoruz. Tırpan aheste bir aksiyon olduğu için gençler çok fazla öğrenmiyor.”

Kalabalık gruplar halinde gizler biçmenin çok hoş olduğunu anlatan Yolu, “Günce gündelik adına çalışan eşhas 300 liralık alıyor. Buranın sunu kalabalık yeri, güzelce havası ve suyudur. Buradaki akarsu haddinden fazla sevimsiz ve tadı birlikte çok fena hâlde. Bizim köyün arazisi biraz katı ve yapışkan olduğu üzere traktörler güçlü çalışamıyor. Bu yüzden tığ birlikte tırpanla biçiyoruz. Cet mesleğini bitmeme ettiriyoruz.” dedi.

Üniversite öğrencisi Serhat İtku ise ilk defa bu yıl tırpanla ot biçtiğini ve günlük yevmi karşılığında fiilen ekol harçlığını çıkardığını belirtti.



Share: