Kriz altından 13. saatte çıkarılan Hatice ile istirdat ekibinin birey buluşması

Hatice Töremen gerileme altında yaşadıklarını anlattı

GAZİANTEP Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde depremin 13. saatinde kriz altından kurtarılan 23 yaşındaki Hatice Töremen, kendisini ve 2,5 yaşındaki kızı Ayça’i sağ selamet kurtaran ekiple sayrılarevi odasında buluştu. Fert anların yaşandığı buluşma sonrası Hatice Töremen ile istirdat ekibinden Serkan Emre o anları ilk defa anlattı.

Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7’lik depremin bildirme ciddi yıkıma kez açtığı noktalardan biri üstelik Gaziantep’in Nurdağı ilçesi oldu. Depremin vurduğu Nurdağı’nda kaza inanma müdürlüğü lojmanları bile yıkıldı. Yaşanan yıkımın peşi sıra görevde olan polis memuru Serhat Töremen’in eşi Hatice ile 2,5 yaşındaki kızı Ayça da gerileme altında kaldı.

Alem 5. saatte, annesi Hatice 13. saatte kurtarıldı

Gerileme altında mütezayit 2,5 yaşındaki Ayça, ANDA kontrol istirdat ekibine bağlı Serkan Emre öncülüğünde gönüllüler yoluyla yapılan çalışmaların peşi sıra depremin 5. saatinde çökme altından sağ salim kurtarılırken, annesi Hatice ise afetin 13. saatinde enkaz yığınlarının arasından gaileli adına kurtarıldı. Göçük altından kurtarılan kıtipiyoz Hilal taburcu olurken, hastanede tedavisi bitmeme eden annesini Hatice’yi ANDA Taharri Istirdat ekibinden Serkan Emre ve beraberindeki kadro müzakere etti.

“Tavanın çöktüğünü zannettim, üste eşim bozukluk balkondan bizi kurtarmıyor diyerek düşündüm”

Asrın felaketi sonrası 13. Saatte kurtarılan Hatice Töremen, evvel anda zelzele olduğunu anlamadığını ve evinin tavanın çöktüğünü düşündüğünü rapor ederek, “Karı sarsılmadan derhâl çöktü. O dakika yalnız kızımı yanıma aldığımı hatırlıyorum. Sonrasında birlikte okus pokus ayağıma sakıt ve tavan üzerimize çözülüm. Ondan sonrasını birlikte haddinden fazla hatırlamıyorum. Ben habbe değil tavanın çöktüğünü zannediyordum. Üste eşim illet balkondan gelip bizi kurtarmıyor, tavanı üzerimizden kaldırmıyor diye niteleyerek düşünüyordum. Yani lüp yıkıldığını zannetmiyordum” dedi.

“Sesim duyulmayınca ümidimi kestim ve şahitlik getirmeye başladım”

Hareket çabucak 2,5 yaşındaki kızı Hilal ile birlikte olduklarını anlatım fail ve çökme altında yaşadıklarını çok hatırlamadığını belirten Töremen, “Kızımla beraberdim. Kızım 5. saatte ego ise 13. saatte kurtarıldım. Eşim anca diyor ama bana öyle gelmedi. Ben daha güdük olduğunu düşündüm. Göçük altında yaşadıklarımı haddinden fazla hatırlamıyorum. Çabucak dışardakilerin sesi geliyordu. Ego de daima kendimi belirtmek üzere patırtılı verdim ama önce zamanlar duyulmadı. Sesim duyulmayınca ayrımsız müddet ümidimi kestim ve şehadet filan getirmeye başladım ama sonrasında haddinden fazla şükür sesim duyuldu” ifadelerine yer verdi.

“Kızım enkaz altında 2 posta uyanıp babasını sordu”

Çökme altında kızıyla yaşadığı anları ve aralarında geçen diyaloğu anlatan Hatice Töremen, “Kızım normalde o elverişsiz yerde haddinden fazla duramazdı ama Allah müzaheret etti bize. Kızım o süreçte iki kat uyandı ve ‘anne babam nerede’ falanca dedi, ego dahi ‘gelecek’ dedim ve bilahare gabi uyudu” ifadelerini kullandı.

“Evvel kızım, bilahare ego kurtarıldım, lüp halini görünce çokça keder oldum”

Kızının ve kendisinin kurtarılma anlarını anlatan Hatice Töremen, “İlk önce kızım kurtarıldı. O kurtarılınca ego çok sevindim. Sonrasında birlikte ego kurtarıldım ama acıdan kavi ayrımsız molekül hissetmiyordum. Elden çıktıktan bilahare habbe halini görünce haddinden fazla keskin oldum. Eş yerle benzeri olmuştu ve ego o kadar çığlık benzeri genişlik beklemiyordum. Beni kurtaran Serkan koca ve ekinin çok yardımı oldu hasis” dedi.

“Kriz altındayken artçı sarsıntılarla yaşanan paniği duyuyorduk”

Enkaz altındayken yaşanan dümdar depremleri dahi hissettiklerini ve gerileme üstünde yaşanan paniği duyduklarını belirten Hatice Töremen, taharri istirdat ekibinden Serkan Emre ile aralarında güzeşte diyaloğu dahi anlatarak, “Ben enkaz altındayken aynı öğün sarsıntı oldu ve herkesin ‘koşun’ diye bağrışmasını duydum. Amma Serkan ağabeyden Cenabıhak razı olsun. Bizi tek bırakmadı. Çünkü o an birlikte ‘ben buradayım abla, gitmedim’ dedi. Sonrasında birlikte kızımdan sonradan beni enkazdan kurtardı” ifadelerini kullandı.

“Önceki hoşur Hilal’i, sonradan annesini çıkardık, bu duygunun tarifi imkansız”

Evvel 2,5 yaşındaki Ayça’i ve sonrasında dahi annesi Hatice Töremen’i kurtaran ekibin başındaki Serkan Emre ise o anları ilk defa anlattı. Zelzele sonrası Osmaniye’ye görevlendirildiklerini fakat el tıkalı olduğu için Nurdağı’nda arama kurtarma çalışmalarına katıldıklarını rapor eden Serken Emre, “Yer Sarsıntısı olunca tığ Kayseri AFAD aracılığıyla Osmaniye’da görevlendirildik ama Nurdağı’na geldikten bilahare yollar 45 kilometre süresince kapanık olduğu üzere Osmaniye’ye geçemedik. Sonrasında burada bize kaymakamlık güven müdürlüğü lojmanlarının yıkıldığını söylediler. Tığ dahi oraya gittik. Oraya gidip taharri istirdat çalışmalarına başlayınca evvel evvel Hatice Töremen’in 2,5 yaşındaki kızı Alem’i sağ salim çıkardık. Alem’i çıkardıktan sonra kucağıma aldım ve kulağına eğilerek ‘anneni buradan almadan gitmeyeceğiz’ dedim. Ayça’i kurtardıktan 5 saat bilahare bile annesi Hatice kardeşimizi bile takriben 13. saatte çıkardık. Bu duygunun tarifi imkansız. Hilal kızımız ile Hatice kardeşimiz ilk çıkardığımızda ağlıyordu amma şuan ikisinin birlikte mutluluğunu gördüm. Bu bizim genişlik büyük hediyemiz” diyerek konuştu.