İçişleri Bakanı Süleyman Aristokrat, Hatay’de su sıkıntısı yaşandığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek yalnızca bugün depremzedelere Hatay’üstelik 1 milyon 200 bin ambalajlı akarsu ulaştırıldığını bildirdi.

Soylu, Hatay Facia Eş Güdüm Merkezi’nde yaptığı açıklamada, bugüne kadar toplam 13 bin 72 artçı sarsıntının meydana geldiğini kaydetti.

Bunun, çok kolay tıpkısı boyut olmadığını anlatım eden Soylu, “Bu dahi aslında depremin arka arkaya gelmesi büyüklüğünde sıra dışı benzeri süreç. Bunu bile bu arada yaşıyoruz.” dedi.

Toplanmış 26 bin 32 enkazda taharri kurtarma yapıldığını kaydeden Soylu, şöyle bitmeme etti:

“Bunun beraberinde özellikle 28 bin 300 enkaz var, mecmu alanda, Hatay’dahi ise toplanmış 12 bin 218 gerileme var, 6 bin 832 üstelik ivedili yıkılacak bina var. Toplam 19 bin 42 pahal hasarlı binanın dışında bina var. Sayı Farkı birlikte isnat etmek isterim; yüzdelik 25’i yıkkın ve acil yıkılacak, yüzdelik 75’i bile kilolu hasarlı. Tıpkısı birlikte önümüzde yıkılacak ve müstacel yıkılacaktan sonradan 1 aylık itiraz süreçleri sonrası benzeri ‘sakil yıkılacaklar’ tablosu üstelik bahis konusu. Şu anda hem ivedili yıkılacak binalar yıkılıyor hem da kriz tahammül işlemleri yapılıyor. Şu ana büyüklüğünde müstacel yıkılacak ve gerileme kaldırma işlemlerinde büyüklük yüzde 15. Yani cümle bölgede hem toplam kriz hem birlikte ivedi yıkılacak binalarda yüzde 15’e kadar geldik.”

Yıkım işleminde hem hür teşebbüs hem bile amme araçlarının kullanıldığını, kiracı ve dünyalık sahiplerini üstelik yadımlama işlemi sırasında kıymetli eşyaları bulunabileceği amacıyla çağırdıklarını belirten Soylu, sürecin itinalı yürütüldüğünü vurguladı.

Parçalanmamış zelzele bölgesinde 332, Hatay’bile 80 deri kent alanı oluşturulduğunu, 370 bin 482 çadırın kendileri tarafından kurulduğunu rapor fail Aristokrat, “Sahadan aldığımız hikmet bunun 400 binin üzerinde olduğudur. 101 bin 168 çadırda takkadak, bunun neredeyse dörtte 1’inden biraz henüz fazlası Hatay’birlikte kuruldu. Toplam 1,5 milyon afetzede çadırda konaklamaktadır. Bunun 405 bini ise Hatay’de konaklamaktadır.” diye konuştu.

Konteyner şehir

Depremden etkilenen 10 ilde 62’si Hatay’da tutmak için 209 taşımalık alanı oluşturulduğunu tamlayan Aristokrat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Toplam Hatay’de 21 bin 895 taşımalık kurulumu planlandı. Şu ana kadar da – en üst Tren konteynerlerinin bir bölümü daha geldi, onlar birlikte yerleştirildi- toplanmış 3 bin konteyner Hatay’birlikte müesses oldu. Bugün ailelerin yerleşen tıpkısı kısmını dahi 902 konteynerlik ayrımsız taşımalık kentimizde ziyaret ettik. Oradaki sıralamayı birlikte birincisi, bu afette hayatını kaybeden ailelerin yakınları, – zait -ondan sonradan martir yakınları, sonra engelliler, yatalak hastalar, yani incinebilir gruplar ve sunu sonunda da Sosyal Yardımlaşma ve El Birliği Vakfından müzaheret düz vatandaşlarımız girmek için aile sahibi ve kiracı kendisine onları oraya yerleştiriyoruz ve yerleştirmeye da devam ediyoruz. Elbette buradan sonra birlikte ılımlı hasarlı, kırıcı hasarlı, evi yorgun veya müstacel yıkılacak olan hem eş sahipleri hem de kiracılar bile bu söylediğim öncelikler, peşi sıra birlikte diğerlerinin kâffesi yerleşebilecek.”

Tamam yer sarsıntısı bölgesinden toplam 860 bin 375 kişinin boşaltma edildiğini nâkil Soylu, gayrı illere giderek bildirimde bulunan depremzede sayısının 1 milyon 281 bin 599, tayin edilebilen tahliye sayısının ise toplanmış 2 milyon 141 bin olduğunu paylaştı.

Su ihtiyacı olduğu iddiaları

Hatay’bile lağım döşemi sularının günce ihtiyaçlarda kullanıldığını tamlayan Aristokrat, şunları kaydetti:

“İçme suyu ihtiyacı ise bölgeye gönderme edilen ambalajlı sularla şu asıl kadar sağlanmıştır, sağlanmaya üstelik devam edilmektedir. Çabucak zaman Hatay’a verilen ambalajlı içmece suyu adedi, 1 milyon 200 bin adet. Demin esbak akşamdan itibaren hakeza, ‘Hatay’ın suya ihtiyacı var’ diye bire bir madde artık. Üzülüyoruz üstelik tığ bu masanın etrafında hepimiz çalışıyoruz. Demin sıfır aynı şeyi, yani gelişmemiş şaibe aynı yerde gibi, tıpkısı kişinin kişi namına talebi cins ama bu İstanbul’birlikte dahi eksantrik tıpkısı yerde birlikte cins. Burada sabahtan akşama kadar depremzedelerimize vurmak, onların bütün eksikliklerini karşılayabilmek üzere canhıraş tıpkı savaş var. Öyle benzeri içtimai iletişim araçları dalgası yayılıyor kim bu gerçekten hepimizi hem üzüyor hem da kimi zaman çalışmaktan de alıkoyuyor. Arada Sırada amma velakin planlarımızı bile altüst ediyor. Yani hoppadak bazı siyasal saiklerle veya burada görev işleyen arkadaşlarımızın moralini bozabilmek amacıyla aynı ceht ortaya konulduğu apaçık ortadadır.”

“Afete, pislikler üzerinden bambaşka afat ekliyorlar”

Dağıtılan akarsu miktarının ihtiyaçları karşılayabilecek ölçüde olduğunu kaydeden Soylu, şöyle konuştu:

“Kem imkânsız mı, bütün Cenabı Tanrı’tır, hepimiz eksiğiz. Nakıs var amma suyla ilişkin aynı okullu anca ya üstelik böyle tıpkı yerde rastlamamız lazım. Muhtarlarımız, kaymakamlarımız, belediyelerimiz arandı, ‘Bildiğiniz bilmediğiniz aynı düzlük var mı söyleyin’ diyerek. Birileri buradaki vatandaşlarımızın tıpkısı vesileyle eksikliğini giderebilmek için elinden mevrut gayreti gösterirken buradaki süreçler içinde sistem ama özge tarafta meseleyi manipüle gitmek, kavisli ve dalavere üzerinden beyanda yatmak hangi kadar doğrudur onu bilmiyorum. ‘İşte 22 mahalleye verilemiyor.’ Elbette verilsin? 22 mahalle yorgun. Biz hangisini düzeltelim ve neyi düzeltelim? Burada yemeden içmeden 16 belediye Hatay’ın büyükşehir ve kaymakamlık belediyeleriyle gelişigüzel buranın suyunun vatandaşlara ulaştırılabilmesi için hep alay malay çabalama harcama ediyorlar, gövdelerini taşın altına koymuşlar ve savaş ediyorlar. Bunu bu şekilde kıymetlendirmek insafla da ahlakla dahi bağdaşmıyor. Buradaki insanların karşı karşıya kaldığı afete müzahrefat üzerinden apayrı afat ekliyorlar. Bunun akilane olmadığını söylüyorum. Bu, yalan. Bunu dahi tıpkı şekilde göstermek durumundayız.”

Dezenformasyonla mücadele

Su meselesinde olduğu kadar birçok konuda sosyal medyada falsolu bilgilerin yayıldığını ifade eden Soylu, “Haddinden Fazla dezenformasyonla yüz yüze kalıyoruz, 1090 adisyon yöneticisini Siber Taksirat Ofis Başkanlığı tespit etmiş, bunu savcılıklarımızla paylaşmış, 613 sosyal medyada hesap yöneticisi için muamele gerçekleştirilmiş ve Cumhuriyet başsavcılıklarından alınan buyuru doğrultusunda dahi 151 nüfus gözaltına münfail, 29’u üstelik tutuklanmıştır. Sosyal medyada vatandaşlarımızı sömürmek, dezenformasyonla tahrik etmek amacıyla yapılan bütün organizasyonlarda kendiliğinden devletin bütün kurumları tarafından strateji edilmektedir. ” ifadelerini kullandı.

Bakan Aristokrat, yer sarsıntısı bölgesinde çocukların kaçırıldığını iddia fail evet de gayriahlaki iftiralar ortaya atanların üstelik bulunduğuna dikkati çekerek şöyle bitmeme etti:

“Bu dönemleri istismar etmeye etkin zihniyetler da yok değil, varlar ama onların da takiben gidiyoruz. İşte ‘Çocuklar kaçırıldı, füru alıkonuldu.’ Buradan vatandaşlarımıza tıpkısı el henüz izah etmek istiyorum. Açıkgöz ve itimat bölgesinde bugüne büyüklüğünde tarafımıza bir yegâne kaçırılma ve mevkufiyet vakası bildirilmemiştir. Bizim dahi rastgele tespitimiz bahis konusu değildir. Hele örgen mafyası kadar çağ dönem kent efsanesi yerine nitelendirilen işlerin tıpkı tanesi bahis konusu değildir. Onun için burada tabii kim bunların herhangi bir birisi ürkütücü, topluma falsolu bilgiler, mesajlar verici süreçlerdir. Allah bizi da milletimizi dahi bu dezenformasyondan, bu yalanlardan korusun, sahabet etsin.”

Hareket sonrası en çok tartışılan konulardan birinin üstelik “Yanlış eden gözaltına alınacak mı?” sorusunun olduğunu kaydeden Soylu, “Hak Bakanlığımız, emniyetimiz, jandarmamız, bilcümle birimler aktif halde çalışılmıştır. Elverişsiz dışı yasağı hızlı hızlı vazolunmak aracılığıyla bunların ev dışına kaçması konusundaki engeller üstelik ortaya konulmuş. Şu asıl büyüklüğünde benim elimdeki nicelik 791 bed, bunun 249’u şu anne kadar tutuklanmış, 251’i da adli kontrolle serbest bırakılmıştır ama süreçler da benzeri şekilde devam etmektedir. ” diyerek konuştu.

Bakan Aristokrat, Antakya’nın balaban benzeri tarihi bırakıt olduğunu ve bu mirası baştan ayağa kaldırmayı hedeflediklerini rapor ederek “Antakya’nın kişi köyleriyle beraber yüzde 58 yıkılmış, evgin yıkılacak, kırıcı hasarlı ve orta hasarlı binalar, henüz zaten müstakil seksiyon var. Bu, büyük benzeri tahribattır ve eğer biz bunun Antakya’nın özlük merkezine getirsek misil yüzde 70’lerin üstüne çıkacaktır. yüz yüze kaldığımız bu sürecin beher yadigâr nadir Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan riyasetinde cümle ihvan sistem, değme ildeki arkadaşlar, rastgele görevi olan ihvan vasıtasıyla yönetilmektedir.” dedi.

(Bitti)