Karabük’ün Eskipazar ilçesinde Geç Kalkolitik, Roma ve Er Bizans dönemlerinde iskân yeri kendisine mergup Hadrianaupolis Antik Kenti’nde bitmeme fail kazılarda, kare düzenlenen yapının zemininde türlü figürlerin olduğu mozaikler bulundu.
Karabük Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Akademisyen Doç. Dr. Ersin Çelikbaş başkanlığında düzenlenen kazılarda, yerine “taharri-2” denilen kare bire bir yapıya rastlandı.
Geçen yıl ortaya çıkarılan, hem Asklepios’a hitaben kitabe bulunduğu amacıyla esenlik hem üstelik Roma askerine ilgili maskeye rastlandığı üzere askeri amaçlarla kullanıldığı düşünülen rubai planlı yapının bitişiğinde kâin istikşaf-2’nin tabanında bugüne büyüklüğünde bozulmadan mevrut mozaikler düzlük alıyor.
“Turizme kazandırmış olacağız”
Hadrianaupolis Kazı Başkan Yardımcısı Kazı Bilimci Sinan Çiftçi, AA muhabirine, hafriyat ve yenileme çalışmalarının kesintisiz devam ettiğini belirtti.
İki alanda bina metres işlemlerinin sürdüğünü nâkil Çiftçi, “Roma Kalesi’nin duvarlarını açmaktayız. Kalenin zarfında kazısına bu sene başladığımız kullanılmamış bir çatı henüz var. Yapının hangi olduğuyla ait şimdi bir şeyler inandırmak ağırbaşlı amma ele güzeşte mozaikler vesaire gayet fena hâlde tıpkısı bina olduğunu gösteriyor. Bu rubai planlı yapının değişik bölümlerinde mozaikler var. Mozaiklerde çeşitli kuş ve amfora figürleri, üzüm sepeti süslemeleri var. Hafriyat devam ediyor, eksantrik mozaiklere bile rastlanması dakika meselesi. Koruma tedbirlerini aldıktan sonra mozaikleri açıp inşallah bunları dahi turizme kazandırmış olacağız.” diye konuştu.
Eskipazar Belediye Başkanı Hüseyin Dönmez ise 2003’te başlatılan kazıların yılın 12 ayında devam ettiğini ve seçkin geçen periyot eskimemiş buluntuya rastlandığını söyledi.
Belediye namına kazılara gelişigüzel kalem desteği verdiklerini tamlayan Dönmez, Kuzeybatı Nekropol Kilisesi ve Geç Roma konutunun üstünün kapatılması üzere çalışmaların başladığını, gücük sürede tamamlanacağını bildirdi.
Hadrianaupolis
Milattan ilk 1’inci yüzyılda kurulan ve milattan bilahare 8’inci yüzyıla büyüklüğünde yerleşim yeri kendisine geçer antika site, ilçenin 3 kilometre batısında saha alıyor.
İncil’dahi adı geçen nehirler Geon, Phison, Tigris ve Euphrates’un saha aldığı, atlama beygiri, fil, pars, geyik ve grifon (nutuk tarihinde görülen anlaşılmaz tıpkısı hayvana sunulan adam) kadar birçok hayvanın betim edildiği kiliselerin tabanındaki mozaiklerle ünlenen ve bu nedenle ” Karadeniz’in Zeugması” şeklinde adlandırılan antik kentte, şimdiye kadar iki sıcak, iki kilise, aynı savunma yapısı, kaya mezarları, temaşa, aynı kemerli ve kubbeli bina, abidevi kültik niş, sur, villa, gayrı anıtsal binalar ile kâh ilmek alanları kabilinden yapılar bulundu.
Karabük Valiliğince ören adına dönüştürülmesi amacıyla Hars ve Turizm Bakanlığına başvuruda bulunulan antik kentten elde edilen bulgulardan mobil olanlar, mekân illerdeki müzelere götürülüyor, gayrimenkul ise bulunduğu yerde korunuyor.
Dört Nehir Kilisesi’nin 50 metre büyüklüğünde güneyinde ilk kez geçen sene yapılan kazılarda bulunan, satır ve ok ucu üzere eserlere rastlanan dördül düzenlenen yapıda, akıbet namına 1600 almanak baskül ağırlığı dönem yüzüne çıkarıldı.
Bulgular bölgenin geçmişine ışık tutarken, antika kenti görüşme edenler kazı çalışmalarını yerinde rüyet fırsatı yakalıyor.
Ziyaretçiler, antik döneme ilişkin paraları, ölülere ait zatî eşyaları, Asklepios varlığına meni fail 1800 yıllık yazıtı, adak levhasını ve Roma askerine ait çipo maskeyi de yakından inceleyebiliyor.
