Osmaniyeli Mısır Üreticisi: Köyümüzde Kurutma Tesisi Olduğu Halde Açılmadı ve Alım üstelik Yapmadı. Maraba Adına Tüccarlara Mahkum Olduk

HISSE SENEDI DEMİRCİOĞLU

Osmaniye’nin Kırmıtlı köyünde çiftçilik eden Şaban Fidan, köylerinde Yerey Mahsulleri Ofisi (TMO) olmasına karşın akdarı alımı yapmadığını, tüccarların üstelik mısırı devletin açıkladığı taban fiyatın altında aldığını belirterek, “Devletin vermiş olduğu tıpkısı denk var; 5 bin 700 lira. Harbiden köyümüzde kurutma tesisi olduğu halde açılmadı ve hava birlikte yapmadı. Onun üzere biz, çiftçi adına tüccarlara mahkum olduk ve tüccarın aldığı fiyata vermiş bulunduk. Ego kendi şahsım namına 5 bin 300, 5 bin 200 adına karşılık kestim. Yani bu durumdan memnun değilim” dedi.

Kırmıtlı köyünde darı yetiştiren Şaban Dikme, Çiftçi Anahtar Sistemi’nde (ÇKS) kaydı olmadığı için devletin çiftçilere verdiği desteklerden yararlanamadığını söyledi. Köylerinde TMO olmasına karşın çekicilik yapmadığını, mısırın erkin piyasada devletin açıkladığı aya fiyatın altında alınıp satıldığını tamlayan Amut, ZÜMRÜDÜANKA Selen Ajansı’na şunları anlattı:

“ÇİFTÇİ ADINA TÜCCARLARA MAHKUM OLDUK”

“Kasabamızda daha geçmiş, bu yaz tuman olduğundan akdarı tarlalarının ÇKS’si olanlar faydalandı, ÇKS’si olmayanlar maatteessüf tek devir faydalanamadı. Akdarı fiyatları de süfli yukarı… Devletin vermiş olduğu ayrımsız eşit var; 5 bin 700 liralık. Hakikaten köyümüzde kurutma tesisi olduğu halde açılmadı ve alım birlikte yapmadı. Onun üzere biz, dikici kendisine tüccarlara mahkum olduk ve tüccarın aldığı fiyata vermiş bulunduk. Deminden nem başına 100 teklik veya 80 teklik kestiler. Baş değer 5 bin 300 liralık. Nem başı 100 teklik veya 80 liralık kestiklerinde, ben öz şahsım kendisine 5 bin 300, 5 bin 200 kendisine karşılık kestim. Yani bu durumdan bilmiyorum, ego mutlu değilim. Ürün de zaten (dönüm başına) bin 200 kiloyu geçmedi. Havalar serin gitti diyerek akdarı gür evet dedik maatteessüf mısırlar yeterince sumak yapamadı, irileştiremedi, hep anca algın kaldı. Onun amacıyla verim birlikte alamadık, seçme türlü zarardayız. Zaten matbua, gırla büyüklüğünde keza o değer. Dağ öyle, o eşit. Bütünü, yani girdiler, çıktılar, tohumlar fiyatlı.

“MAZOT BİR ARTIYOR, BİR İNİYOR. BİZ DA OYUNCAK OLDUK”

Mazota filhakika alçak yetmiyor, gırla gidiyor. Aynı çevrim 2 liralık düşüyor, tıpkı gün 2 lira dümbelek koyuyor. Yani yavru oyuncağı üzere. Biz birlikte oyuncak olduk, anca diyelim imdi. Yani devletten beklentimiz; takkadak ÇKS’si olanlara halk atmasın, birazda ÇKS’si olmayanlar… Bile tapu; dedemizden kalan, babalarımızdan küsurat tapular var. Bulunmayan değil var ama paylaşılmamış, olmadığından çevre biz tek fayda görmüyoruz. Ego, aşağı yukarı 50 dönüm bire bir tarla sürüyorum amma devletten hiçbir yarar görmüyorum, ÇKS olmadığı için görmüyorum. Köylü genel adına, demincek aynı arkadaşımdan sorduğuma göre, ’43 dönüm yerim var’ dedi, ‘3 bin 200 lira mal yatırmışlar hesaba’ dedi. Neye geliyor? 75 liraya falanca geliyor dekara, duyduğuma göre. Yani bu de az.

Zamanında; Ecevit, MHP ve ANAP döneminde, iktidarda olduğu senelerde burada ofisimiz, cayır cayır kurutma tesisimiz çalıştı. Fellah ÇKS’si olup olmayan bütün şahıslar bu kurutma tesisine para verdi. Bizzat ego dahi gelmek amacıyla dünyalık verdik. Bundan değme çeşit faydalandık. Karşılık farkından de faydalandık. Sigortalıydık o ant. RABIT-KUR’luydum ego söz gelimi, ILGI-KUR’a mal kesiliyordu, oradan bile faydalandım ve genişlik böylece mütekait oldum. Antlaşma bence henüz iyiydi, yani dizge faydalanıyordu. İllaki ÇKS’si olan mı faydalanacak? Ego üstelik çiftçiyim bambaşka tıpkı gelirim yok, çiftçilik yapıyorum. Asgari ücretten birlikte mahiye alıyorum, emekliyim. Yani bize birlikte ahali uzatsın ululuk, ecnebi değiliz, tığ da buranın çiftçisiyiz, illa ÇKS’si olan faydalanmasın.”



Share: