Sosyolog Prof. Dr. Gaybubet Palabıyık: “Osmanlı’da Alevi sorunu yoktu, sevgili Osmanlı sonrasında başladı”

Sosyolog Gıyap Palabıyık, “Osmanlı’de Alevi sorunu yoktu, sorun Osmanlı sonrasında başladı” dedi. Palabıyık, Aleviliğin, Türkiye’deki seyrinin güç sorunlarla karşılaştığını ve sorunun SELIM Parti’ye gelene kadar ötelendiğini ve ilk defa DÜRÜST Fırka ile gelişigüzel kurumsallaşma şansı yakaladığını söyledi.

Alevilerin sosyo-siyasal yerine majör benzeri baht kazandığını tabir eden Palabıyık, “Alevilik tarihî kodlar açısından berenarı fazla sorunla karşılaştı. Hem açık oturum açıdan hem dahi ilmek sosyolojisi boyutu ile karşılaşılan sorunlar aşamadılar. Cumhuriyet’in evvel yıllarından itibaren başlayan bir sevgili adına Alevilik problemi tarihimizdeki hiçbir siyasi parti tarafından çözüme kavuşturulmadı. Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında Alevilik sorunu kilolu anlamda büyüdü veya büyütüldü. Alevilere müteveccih muhtelif kesimler açık oturum politikalar aracılığı ile düşmanlaştırıldı. Alevilik ve Sünnilik birbirlerine karşı ötekileştirildi ve Alevilik, siyasal bire bir tercih yerine anlatıldı. İlginç olan ise Alevi kesimlerin da bu süreçte bahsi geçen anlatım biçimini teslimiyetçi olmasıydı. Ihtimal üstelik Alevilere birçok alanda açılım yapabilecek ayrımsız liderin yokluğu bu sorunun ana sebebiydi. Zaman sayın Cumhurbaşkanımız, Alevilere müteveccih değişik adımları açıklarken aslında toplumsal hafızayı birlikte tazeledi ve Alevilerin, DÜRÜST Öğür’ye büyüklüğünde sorunlarına çözüm sağlayabilecek tek girişimin olmadığının resmini üstelik adeta çizmiş oldu. Alevilik ehil olduğu tarihî kodlar açısından hiçbir ahit kurumsallaşamadı ve kurumsallaşamadığı için bile piyes açısından mütenevvi sorunlar yaşamaya bitmeme etti. İşte Cumhurbaşkanımızın açıklamaları gerçekte yekpare bu sorunlara cevap olacak tıpkısı hamle oldu ve Alevi-Bektaşi Firez ve Cemevi Başkanlığı’nın kurulacağını açıkladı. Bu etap, Aleviliğin ilk kez ululuk gözetiminde kurumsallaşacağını ve muhatap alınacağını resmi kendisine beyan etti. Sonunda Aleviler, Cumhuriyet’in kuruluşundan beri ilk kez YANLIŞSIZ Tümen ile alay malay kurumsallaşma fırsatını yakalamış oldu” ifadelerini kullandı.

“Osmanlı’birlikte hakeza ayrımsız sav yoktu, sav Osmanlı sonrasında başladı”

Osmanlı Devleti’nde böyle bire bir sorunun olmadığını belirten Prof. Dr. Palabıyık, sözlerini şöyle sürdürdü:

” Herhangi Bir fırsatta Osmanlı Devleti ile Aleviliği karışık göstermeye etkin tıpkı kavil vardır. Bunlara bakarak Osmanlı Devleti, Alevilere müteveccih menfi politikalar izlemişlerdir. Halbuki eksiksiz bilakis, Osmanlı Devleti eş olduğu doğacak görüşlü politikalarla bir nice konuya hal getirmiş ve kültür mozaiği oluşturmuştur. Osmanlı Devleti’nin hoşgörü anlayışı herhangi bir dönemde kendisini göstermiştir ve hele zulümden kaçan birçok kavim Osmanlı Devleti’ne sığınmıştır. Hangi ant kim Osmanlı Devleti zayıflamış ve başka devletlerin kışkırtmaları artmışsa o süreçlerde birçok toplumsal ve dini barışma yoğun mesail yaşamaya başlamışlardır. Ayrıca budun-heybet anlayışının benimsenmesi birlikte Aleviliği kilolu anlamda menfi etkilemiştir. Zira milletin tanımı değişmiş ve anlamı, garpçı kavramlar ile güncellenmiştir. Alevilik ise Anadolu’ya ilgili bire bir olgudur ve batının tanımlamaları karşısında savunmasız kalmıştır. Kamu bu sebepten Cumhuriyet’in kurulması ile Alevilik, çeşitli sorunlarla saksı edemez ayla gelmiş ve sorunlar bugüne büyüklüğünde ulaşmıştır. SELIM Öğür’nin açıkladığı başkanlık birimi bu anlamda az çok mefret benzeri müsamaha adımı ve sosyo-siyasal çözüm fırsatıdır.” – BİTLİS

Share: